Sosyal Medya

Sağlık

Orta yaşlı kadınlar histamine karşı hassastır.

Paylaşım

tarih:

Yeditepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gonca Bilge Özel’e göre, histamin intoleransı her yaştan ve cinsiyetten insanda görülebilir, ancak daha sık orta yaşlı kadınlarda görülür.

İstanbul (AA) – Yeditepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Gonca Bilge Özel, histamin intoleransı hakkında konuştu.

Yeditepe Üniversitesi tarafından yapılan açıklamada, Özel, laktoz, gluten ve histaminin Batılı toplumların yaklaşık yüzde 20’sinde en yaygın gıda intoleransları olduğunu söyledi.

Özel, gıda intoleransını vücuttaki anormal tepkiler olarak tanımladı.

Histamine zehirlenmesinin karın ağrısı, döküntü, kusma, diyare ve nefes darlığı ile sonuçlandığını belirten Özel, skumru, palamut, ton balığı, lüfer, somon, sardalya ve hamsi gibi balıklarda uygun olmayan koşullara maruz kalmanın histamin seviyelerini artırabileceğine dikkat çekti.

Histamine intoleransının da histamin alımına bağlı bir sorun haline geldiğine dikkat çeken Özel, şu değerlendirmelerde bulundu:

Bazı insanlar bu enzimi doğuştan eksikleyebilirken, bazı insanlar alkol ve ilaçlar nedeniyle enzimlerin inaktive olmasına neden olabilir. Her iki durumda da metabolize edilemeyen histamin kana geçer ve diyareden baş ağrısına, rinokonjonktival semptomlara, astım, hipotansiyon, aritmi, ürtiker, kaşıntı ve deride kızarıklara kadar değişen semptomlara neden olur. Her cinsiyetten ve yaştan insanda görülmesine rağmen, orta yaşlı kadınlarda daha yaygındır.”

Özel, histamin intoleransı semptomlarının çok sayıda farklı sorunla benzer olması nedeniyle sıklıkla göz ardı edildiği gerçeğini vurguladı.

Özel, hastanın hikayesinin iyi bilinmesi ve histamin metabolizmasını etkileyebilecek ilaçlar, gıdalar ve çeşitli organlardaki semptomların kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Klinik tanı için bir hekime başvurulması gerekir. Semptomların önlenmesi ve giderilmesi için düşük histamin diyeti, dışarıdan diamin oksidaz enzim takviyesi ve antihistaminik ilaçlar kullanılabilir. Bir kişinin yaşam kalitesi, doğru teşhis ve tedaviyle semptomların en aza indirilmesiyle iyileşebilir.”

İzmir

İzmir’de 22. Ulusal Hipertansiyon ve Kardiyovasküler Hastalıklar Kongresi Tamamlandı

Paylaşım

tarih:

By

İzmir'de 22. Hipertansiyon ve Kardiyovasküler Hastalıklar Kongresi yapıldı


Ulusal Kardiyovasküler Hastalıklar Derneği (UKHD) tarafından düzenlenen 22. Hipertansiyon ve Kardiyovasküler Hastalıklar Kongresi, İzmir’in Çeşme ilçesinde gerçekleştirildi. Onlive Otel’de düzenlenen ve üç gün süren kongreye, yerli ve yabancı 265 akademisyen katıldı. Kongre, hipertansiyon ve kardiyovasküler hastalıklarla ilgili en son araştırma ve gelişmeleri tartışmak için bir platform sağladı.

İzmir'de 22. Ulusal Hipertansiyon ve Kardiyovasküler Hastalıklar Kongresi Tamamlandı

Ulusal Kardiyovasküler Hastalıklar Derneği Başkanı Prof. Dr. İstemihan Tengiz, kongrenin önemine dikkat çekerek, kardiyovasküler hastalıklar ve hipertansiyon alanında bilgileri güncellemek için bu tür etkinliklerin önemli olduğunu belirtti. Prof. Dr. Tengiz, Türkiye’de yetişkinlerin yaklaşık üçte birinin hipertansiyon hastası olduğunu vurgulayarak, toplumdaki farkındalık ve tedavi oranlarının düşük olduğunu belirtti. Daha fazla bilinç ve farkındalıkla hastalara daha iyi hizmet edilebileceğini söyledi.

Avrupa Hipertansiyon Derneği Başkanı Guido Grassi, derneğin misyonunun eğitim programları sağlamak ve hipertansiyona karşı çeşitli aktiviteler düzenlemek olduğunu belirtti. İzmir’deki kongrenin araştırmacılar için büyük bir fırsat olduğunu söyleyen Grassi, kongrenin bu alanda değerli bir platform sağladığını ifade etti.

Sanofi Türkiye Temel İlaçlar İş Birim Direktörü Berk Tümen, Sanofi’nin hipertansiyon ve kardiyovasküler hastalıklarla mücadeleye odaklandığını söyledi. Türkiye’de hipertansiyon hastalığının yaygınlığına dikkat çeken Tümen, her üç kişiden birinin bu hastalıkla mücadele ettiğini belirtti. Sanofi’nin kardiyovasküler hastalıkların etkilerini azaltmak ve bu alana bilimsel katkıda bulunmak amacıyla çeşitli projeleri desteklediğini ifade etti.

Bu kongre, hipertansiyon ve kardiyovasküler hastalıklar alanındaki en son gelişmeleri paylaşarak, toplumda farkındalığı artırmayı ve bu hastalıkların etkilerini azaltmayı amaçlıyor.

Devamını Oku

İzmir

İzmir’de Alerjik Şikayetlerde Patlama: Polen ve Toz Taşınımı Hastane Başvurularını Artırdı

Paylaşım

tarih:

By

Polen ve toz taşınımı alerjik şikayetleri artırdı

Doç. Dr. Özlem Göksel Röportajı

Doç. Dr. Özlem Göksel
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı İmmunoloji ve Alerji Hastalıkları Ünitesi Sorumlusu Doç. Dr. Özlem Göksel (fotoğrafta), ( Mehmet Emin Mengüarslan – Anadolu Ajansı )

Polen ve toz taşınımının artışı, İzmir’de alerjik şikayetlerle hastanelere başvuran hasta sayısını artırdı. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı İmmunoloji ve Alerji Hastalıkları Ünitesi Sorumlusu Doç. Dr. Özlem Göksel, polenlerin özellikle bahar aylarında alerjik reaksiyonlara neden olduğunu belirtti. Ege Üniversitesi ve Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün ortak çalışmasıyla hazırlanan Polen Alerji Bülteni’nde, 24-30 Nisan tarihleri arasında çam, meşe, ısırganotugiller, sinir otu ve buğdaygillerin polen yoğunluğunun “yüksek” olduğu ifade edildi.

Göksel, polen kaynaklı alerjilerin, yoğun burun akıntısı, göz yaşarması, uykusuzluk, boğazda takılma hissi gibi belirtilerle hastaneye başvurulmasına yol açtığını belirtti. Bu dönemde çayır polenlerinin yoğunlaşması, alerji hastalarının şikayetlerini artırıyor. Göksel, yıllık ortalamada günlük 2-3 olan hasta başvurusunun son haftalarda 20’nin üzerine çıktığını söyledi.

Ege Üniversitesi . Ünitede uzman doktorlar Züleyha Galata, Fatih Kural, Onurcan Yıldırım ve hemşire Aygül Değirmenci yoğun çalışma gerçekleştiriyor. ( Mehmet Emin Mengüarslan – Anadolu Ajansı )

Çevre kirliliği, nüfus artışı ve yaygın salgınlar gibi faktörlerin, polenlerin hastalık yapıcı potansiyelini artırdığını ve bu nedenle alerjik hastaların sayısının arttığını ifade etti. Genç hasta başvurularının arttığını gözlemleyen Göksel, alerji hastalarının yıl boyunca belirtiler yaşadığını ve bu nedenle düzenli ilaç tedavisi, korunma önlemleri ve bazı durumlarda aşı tedavisi uygulandığını belirtti.

Göksel, toz taşınımının da alerjik rahatsızlıkları tetikleyebileceğini ve alerjisi olanların dış ortam faktörlerine normal insanlardan daha fazla duyarlı olduğunu söyledi. Hava kirliliği, sigara dumanı, uygunsuz kokular ve bazı güzel kokular bile alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bu tür çevresel faktörlerin etkisini azaltmak için maske takmanın faydalı olacağını belirtti. Özellikle tozlu havalarda maske kullanımı, alerjik rahatsızlıkları hafifletebilir ve belirtileri azaltabilir.

Alerjik şikayetleri olanların uzman bir doktora başvurması ve uygun tedavi yöntemleri ile belirtileri kontrol altına alması önerilir. Göksel, alerjik belirtiler yaşayanların maske takarak korunmalarının ve alerjiye neden olan etmenlerden kaçınmalarının önemini vurguladı.

Devamını Oku

Dernek

TSYD İzmir Şubesi Üyelerine Medical Point Hastanesi’nden İndirim

Paylaşım

tarih:

By

tsyd izmir medicalpoint

TSYD İzmir Şubesi, Medical Point Hastanesi ile İş Birliği Anlaşması Yaptı


Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) İzmir Şubesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Medical Point Hastanesi ile üyeleri için indirim sağlayan bir protokol imzaladı. TSYD İzmir Şubesi üyeleri ve birinci dereceden yakınları, İEÜ Medical Point Hastanesi’nde SGK’li veya ücretli sağlık hizmetlerinde yüzde 20 indirimle hizmet alacak, check-up hizmetlerinde ise yüzde 10 indirim uygulanacak.

İmza töreni, Medical Point İzmir Hastanesi’nde gerçekleşti. Törende, TSYD İzmir Şube Başkanı Ergin Karataş ve hastane genel müdürü Müslüm Yıldız protokolü imzaladı. Karataş, TSYD’nin 61 yıllık tarihi ile Türk spor basınının en köklü meslek kuruluşlarından biri olduğunu vurgulayarak, bu protokolün sadece üyelerin sağlık hizmetlerini kapsamayacağını, aynı zamanda sporcu sağlığı ve toplum bilinci konularında ortak çalışmalar için bir başlangıç olduğunu belirtti. Ayrıca, TSYD’nin sportif organizasyonlarında Medical Point’in önemli bir marka olarak yanlarında olmasının arzu edildiğini ifade etti.

Medical Point İzmir Hastanesi Genel Müdürü Müslüm Yıldız, TSYD İzmir Şubesi ile yapılan bu iş birliğinin hastaneleri için büyük önem taşıdığını söyledi. Protokolle, sporun ve spor basınının en önemli paydaşlarından biriyle güzel projeler gerçekleştireceklerine inandığını dile getirdi. Yıldız, hastane olarak spora katkı sunmaya devam edeceklerini vurgulayarak, çocukları kötü alışkanlıklardan uzak tutmak için sporun önemli olduğunu ve sağlıklı nesiller yetiştirme konusunda destek vermeyi sürdüreceklerini belirtti.

Bu iş birliği, spor ve spor basınına katkı sunmanın yanı sıra, TSYD İzmir Şubesi üyelerine ve ailelerine sağlık hizmetlerinde önemli avantajlar sağlayacak. Aynı zamanda, sporun toplum sağlığı üzerindeki olumlu etkisini artırmayı hedefleyen çalışmalar için zemin oluşturacak.

Devamını Oku

Popüler